8 Şubat 2011 Salı

Adam Olacak Cocuk


Oglum alisveris merkezinde, bir cafede oturup, dergi okumayı tercih ediyor :P
Ilk resimde dergiyi istiyor, 2. resim dergiyi aldıktan sonraki mutluluk :)
Adam olacak cocuk, boyle belli oluyor :P

6 Şubat 2011 Pazar

Beykoz Korusu

Pazar etkinliği olarak Beykoz Korusu'na gittik. Ancak maalesef umduğumuz gibi bir yer degildi. Bebek arabası ile dolaşmanın imkanı yok. Bakımsız ayrıca, yollar daracik.
Yine de gormuş olduk, bir daha gitmemize gerek olmayan bir yer olarak hatırlayacak olsak da, Bora'ya ait bir kaç ani resmi de çektik.

4 Şubat 2011 Cuma

Ve Odamız


Evimizde, bebegimize ayirabilecegimiz oda maalesef oldukca kucuktu.

Ve de odada hepimizin ihtiyaclari icin kullandigimiz, IKEA'dan aldigimiz L seklinde bir de buyuk dolap vardi.
Hal boyle olunca bebek esyasi secerken santimetre hesabi devreye girdi :)
Standart dolaplardan alamadik, bu sebeple seri uretim yapan firmalar degil, atolye uretimi yapan bir firmayi tercih etmek zorunda kaldik.

Boya kokusu 3 ayda ancak cikar tezinden hareketle, bebegimize kavusmaya 6 ay kala esya bakmaya basladik. Iyi ki de oyle yapmisiz.
Gercekten boya kokusu 3 ayda cikiyor, her ne kadar bebek dostu boyalar kullaniyor olsalar da, o mobilya kokusu oldukca keskin.
Ve 6 aydan sonra, hamileligin fiziksel olarak agir donemine girildigi icin, cok ayakta kalmak yaramiyor. Insan her dukkana bakmak isterken de oldukca yoruluyor. Bu sebeple benden herkese tavsiye bebek odasi alisverisi icin 6 ay civari iyidir :)
Cok cesit olur dusuncesi ile baska bir yere bakmadan direkt MODOKO'ya yoneldik. Gercekten oldukca fazla alternatif var ve oldukca fazla fiyat secenegi var. Konsept olarak kiz bebeklere pembeler eflatunlar, kelebekler ve cicekler, erkek bebeklere de maviler beyazlar, denizci figurleri ya da arabalarla suslenmis modeller vardi.
Bu is icin full 1 gunumuzu ayirdik. Sabahtan basladik, aksam ustu kaporayi verdik :)
Biz Kervan Bebe'yi sectik. Her firmada modeller birbirine benzese de, Kervan'da daha sade ve şık tasarımlar vardı. Aslında beni en cok cezbeden de, her takım icin, magazada kombinlenmis, hali, perde, abajur setleri oldu. Ben odayı kombinlerken mumkun oldugunca uyumlu secimler yapmak istedigimden ve bu secimler icin ek caba harcamak istemedigimden, benim icin "super oldu"...
Odamizin olculerinde 3 kapili dolap yapabileceklerini de soylediler, e daha ne olsun dedik! Buyuen yataklardan alamadik tabii, odamizda yer yok diye. Oglumuz buyusun kendi secsin yatagini, napalim dedik :)
Esyalar eve gelince, daha da bir begendik sanki. Ve esyalar eve gelince, bir an once bebek de gelsin istedik, her zamankinden fazla...
Mavis Yaptık Odamızı,
Bekliyoruz Bora'mızı :) diyerek...
Omer Bora'nın dogumu sonrasında, hastanede ziyarete gelenlerimize ikram etmek icin sekerleri, Bora'nın teyzesi hazırladı. Buyuk bir bebek arabasi icine, kucuk bebek arabalari almis ve icine de renkli sekerlerden koymus. Super sevimli olmustu. Sekerler ilk resimdeki kucuk bebek arabasının icinde:)
Hastane odasi icin kapi susunu de Ankara'dan yengem yapmis gondermisti. Daha sonrasında evdeki odamıza da asmistik... Kapi susu de ilk resimde, yataga asili olan...




Oglumun Ilk Esyasi

Oglumuza ilk aldigimiz esya, bebek arabası oldu. Hamileligin 6. ayında aldık bebek arabasını :) Chicco travel system tercih ettik, cift yonlu kullaniliyor olmasi ve baston tipi katlanmasi hosumuza gitti. 3 tekerlekli oldukca modern arabalar da vardi, ama yer kaplar ya da ergonomik degil galiba falan diye dusunerek almadık.
Tabii ki, ilk alti aya kadar kullanilan ana kucagini kırmızı-gri aldik ama babamizin siyah-beyaz tutkusu nedeniyle puseti siyah beyaz aldik :)

ve bu bebek arabası en cok kullandigimiz esya oldu. Oglum su an 13 aylik ve bu arabamizi su an 7/24 kullaniyoruz. Araba uyumak icin, araba gezmek icin, araba alisveris posetlerini ve Omer Bora'nın bakım cantasini tasimak icin, yani bu araba her sey icin...




Resimdeki arabayi satin aldik iste, ama ana kucagimiz kirmizi gri :)
Bir bebegin ihtiyaclari icinde en onemlilerinden birisi arabasi sanirim :)




2 Şubat 2011 Çarşamba

13 Eylul 2009 - Korkutan An...

Canim oglumu beklerken gecen ilk 27 hafta, her seyin rutinde gectigi ve dolayısı ile cok mutlu oldugumuz donemleri getirdi bize.
27. haftayı tamamladigimiz pazar gunu, bizi telaslandiran bir tatsızlık yasadik.
13 Eylul 2009 Pazar gunu, sabah kahvaltımızı yaptık, sonra da ogleden sonrası icin plan yaptık. Sinemaya gideriz, Fenerbahce parkında yuruyus yaparız diye dusunduk.
Hazırlanmak icin kalktigimda, normal olmayan bir durum oldugunu anladim. Birden basim dondu, ve sonra kanama basladi.
Ne yapacagimi sasirdim, ilk bir dakika dondum kaldim. Ve panik basladi bende. Aglamaya basladim, kendimi cok caresiz hissettim. Kocis'e seslendim, hemen doktora gitmeliyiz diye. O da dondu kaldi, anlayamadi bir muddet, sonra sakin ol, doktorumuzu arayalım dedi. Hemen doktorumuz, İbrahim Sozen'i aradik. Telas etmeden hemen hastaneye gidin, nobetci doktor sizi muayene etsin sonrasında hemen beni arasın dedi.
Evle hastane arasındaki o 6 dakikalık yol bitmedi. Kipirdamaya bile korkarak oturuyor ve surekli aglayarak dua ediyordum yol boyu.
Acile gittigimizde nobetci doktor karsiladi bizi, doktorumuz aramis durumu haber vermis. Beni muayeneye aldi doktor. Evet, kanama var, kac haftalık dedi. Sonrasında bebegin bas ve gobek olcumunu yaptı, himmm 1800 kg civarında merak etmeyin erken dogum olsa bile yasar dedi. Ben hickiriklar arasında, nasıl olur gecen hafta doktora gittik 1200 gr. kadardi, ne olur bi seyler yapin diye aglamaya basladim.
Beni baska bir odaya aldilar, kan aldilar ve serum bagladilar. kanama kontrolu yapacagiz, yatis verelim size dediler.
Benim doktorumla telefonda goruserek durumu kontrol altına almaya calistilar. 2 saat sonunda kanama kesildigi icin ve evle hastane arası cok yakın oldugu icin bizi eve gonderdiler.
Neden oldu, tekrarlama riski nedir, bebek iyi mi sorularının tam da net cevaplarını alamamis olarak ve dogal olarak huzursuz bir sekilde eve donduk.
Ertesi gun hemen kendi doktorumun muayenehanesine gittik. Ilk kez NST denen cihaza bu tatsiz sebepten baglanmis oldum. Minigin kalp atislarini dinledik, sonra muayene ve ultrason oldu. Doktorumuz simdilik her sey normal, takip edelim, cok zorunlu olmadikca sehir disina cikmayin, kendinizi cok yormayın, onumuzdeki hafta da goruselim diyerek ugurladı bizi.
Sonraki bir kac hafta bu tedirginlikle gecti. Coktan kalbimize dusmus olan evlat sevgisi, ve onu kaybedecegiz korkusu, hayatta yasadigim en derin korkuydu herhalde. Allah hic bir anne babaya evlat acisi gostermesin.

11.09.2009 Anne ve Bebeginden, Baba'mıza...


Sevgili Kocis,
Icinde bulundugumuz bu tarif edilmesi zor guzel donemde, tum heyecanlari benimle paylastigin icin, anlayisli oldugun icin, bizim rahatimizi dusundugun icin, yuruyuslerde en buyuk destekcim oldugun icin, yememe icmeme ben kadar dikkat ettigin icin, yorulmamam icin ozen gosterdigin icin, her seyi dengede tutabildigin icin, ben ve oglumuz sana cok tesekkur ederiz. Sen cok iyi bir babasin.
Biz seni cok ama cok seviyoruz.
Allah bizi birbirimizden ayirmasin. Seni kocaman opuyoruz.

Kelebek ve tirtil :)
11.09.2009

Kronolojik olmayan Blog :)

Canim bebegim icin bir blog olusturmaya karar verip, kronolojik bir sira takip etmemis olmaktan dolayı biraz tedirginim,
Biraz bugunden biraz da o gunlerden bahsede bahsede, uzun esler vere vere devam ediyorum.
Ama onemli olan, yazmak ve anı bırakmak.